Reklam

GENÇLİĞİMİZİ ÖZLÜYORUZ

 

 
Değerli Dostlar;
 
Öncelikle bu siteyi düşünen,hazırlayan,emeği geçen başta Nebahat Hanım olmak üzere herkese gönül dolusu teşekkürlerimi sunuyorum.Ne iyi ettiler de yıllar sonra sanal alemde de olsa bizleri arkadaşlarla,dostlarla,öğretmenlerimizle buluşturdular.
Ben 1969 mezunu,emekli,halen Sivas'ta yaşantımı sürdürmekteyim.Okulumuz da olduğu gibi 3 yılda Erzurum eği.Ens. sün de yatılı okudum. Ancak öğretmen okulumuzu hiç unutamadım. Her yerde gururla ,övünçle söz ettim.
Nihat Bey kardeşim;"okulumu,siz mezunları çok özlüyorum." diyor.İzninizle size ve kendisine sormak istiyorum;Neyi özlüyoruz?..
Seçilerek okulumuza atandıklarını düşündüğüm;dolu dolu bilgilerinin, eğitici ve öğreticiliklerinin yanısıra özgür düşünceyi,özgürce söylemeyi,hoşgörüyü,demokratlığı,sevgiyi-saygıyı,Ataturk ilkelerini,görev aşkını, YURTSEVERLİĞİ öğreten Öğretmenlerimizi mi özlüyoruz!..
Bir bayram.bir şölen havasın da kutlanan 16 martlarımı özlüyoruz!..O günler de sahneye konan "PAYDOS,BUZLAR ÇÖZÜLMEDEN,HABABAM SINIFI" piyeslerini. rollerini bir devlet sanatcısı gibi canlandıran İnek şaban Musa'yı,Kel mahmut Rıza'yı,Yıldız Akalını,kara Necdeti, öğretmenlerimiz Zafer beyi,Kel Osmanı,Asım kaptanlar'ı mı unutamıyoruz!..
Hendelin (Nihat bey) yönettiği koroyu;Emine Doğanay' ın Suna gelin, Fatma Paçacı'nın Gökteki yıldızların üçü terazi,Cemalettinin söylediği türkülerimi unutamıyoruz.Yoksa rahmetli Burhanettin Uygunuçarların darbuka resitalini mi!..
Fener- Galatasaray rekabetin de geçen okul maçlarını mı?Okulumuz futbol sahasında Sivassporlu futbolcularla yapılan maçta Gılıcinin (Mustafa Dinçer) messivari attığı çalımları mı!..Rahmetli Erdoğanın panter kaleciliğini mi!..Cihan ağbinin o müthiş basketbol oyununumu!...Sadi Doğutan'ın çümbüşle maçlar da seyirciyi çoşturuşunu mu?
Bu etkinliklerden sonra gününün en gözde öğrenci lokalinde Hasan Ağbinin (rahmetli) nefis çay ya da kakaosunu mu!..Ya da kooperatifte satılan doyumsuz taze beyaz leblebiyi mi!..
Ya da artık yaşlandığımız için;Yaşadıklarımızı ve ya ıskaladıklarımızı mı özlüyoruz . ne dersiniz!...
Bana öyle geliyor ki;hep aklımız da olupta dilimizin ucuna geldiği halde bir türlü söyleyemediğimiz, GENÇLİĞİMİZİ ÖZLÜYORUZ sanırım.
 
Hepinize Selamlar,Sevgiler !..Hoşça Kalınız!...

Seyfettin Duman. Sivas 25 ocak 2011
 

Yorumlar  

 
+2 #8 Seyfettin Duman 19-04-2011 00:51
Sevgili Nihat Kardeşim;
Size,Ali İhsan Ağbimize,Necati ,Hulusi Kardeşlerime , övücü yazılarınız, sözleriniz için çok teşekkür ediyorum öncelikle.Demek ki hepimiz "O" özlemi duyuyoruz.Küçük bir anıyla hepimizin okul özlemleri depreşiyor,heye canlarımız doruğa çıkıyor.Hep iyiliklerle,güz elliklerle yad ediyoruz."Sivas ben seni unutmadım,sende beni unutma" derken okulumuzu,o günleri özlüyoruz.Açtımı ola şu Sivas'ın gülü yaprağı,bizide çekti bu yerlerin suyu toprağı" derken "kepenek suyunu" özlüyoruz.
Elbette gençliğimizi özlemenin arkasında o günlerdeki çıkara dayanmayan paylaşımın ön planda olduğu arkadaşlıklarım ızı özlüyoruz.Sizlerde"Yaradanın canlılıra ömür biçmesi "öyküsünü bilirsiniz;orad a da belitildiği gibi insanın "insanca yaşadığı dönem 0-20 yaşlarıymış"Sorunsuz,sorums uz yaşamının en güzel yılları.Belkide o nedenle de çok özlüyoruz!
Ama özlüyoruz yalnız!Taş mektep kabakyazısında Selçuk Anadolu Lisesi olarak eğitim öğretime yine hizmet veriyor.Veriyor vermesine de bizler için;mahsun,hüz ünlü,öksüz,yeti m!Ne "GÜLLERİ" var,ne "ÇİÇEKLERİ" NE "ARILARI" var ne "BÖÇEKLERİ"!En iyisi o atmosferi solumak,o günleri canlandırmak,ye niden yaşamak "lafı ortaya düşürmek" için sizler Sivas'ımıza gelinde şöyle bir "GENÇLİĞİMİZİ" yeniden bir daha yaşayalım.
Sizleri özlemle öpüyorum!
Okulumuz mezunlarınada selamlarımı,sev gilerimi,saygıl arımı sunuyorum! Hoşça kalınız!.
Alıntı
 
 
0 #7 MEHMET MUSTAFA POLAT 13-02-2011 14:23
Merhaba arkadaşlar.. Seyfettin kardeşimin önerisi ile katıldığım sitede sizlerin arasında olmak benim için bir onurdur. Şimdilik emeği geçen herkese teşekkür ederek ilerleyen günlerde 67-68-69 yılları arasında Öğretmen Okulu Adına çıkarttığımız "AYLAM" gazetesinden pasajlarla aranızda olmaya çalışacağım. Sevgi ile kalın..
Alıntı
 
 
-1 #6 Nihat ÜNSAL 12-02-2011 19:58
Sorduğum sorunun yanıtını verirken senin de ne denli aynı özlem duygularıyla dolu olduğunu sezinledim, daha doğrusu açığa vurdum !

Kaçış yok hepimiz o kutsal yuvanın sevdalısı, dile getirdiğin anıların ve arkadaşların; sevilerimizin depreştiği Sivas'ımızın,öğretmek ten öte eğiten,yönlendi ren bilge öğretmenlerin özlemi içerisindeyiz.

Kah Ruşen Emmi'nin faytonuna arkadan asılmanın, kah tuvaletlerde gizli gizli sigara içmenin, kah Burhanettin'in Kara Maça'nın balkonlarından aşırıp getirdiği sucukların tadının özlemini çekerim !


Yasin Savaş'ın;

"Eğer sonbahar yapraklarına benzemeseydim,t üm sarılardan nefret edebilirdim" dizelerinin ikinci sınıfta aramızdan ayrılışıyla burnumun kemiğinin sızladığını hissederim. Canım kardeşimin yüreği izin verseydi, şiirleri ne denli sevilen bir ozan olacağının eksikliğini özlerim.


Seyfi Kardeşim, aynı dönemin öğrencileri olmamız nedeniyle anılarımız da gözlemlerimiz de ortak özelliğimiz...

Nasıl yakaladım seni! Özlenen yalnızca gençlik değil... Dostlukları,öğr etmenlerimizi,a rkadaşlarımızı sen de arıyorsun, özlem duyuyorsun yalan mı?


İstemez misin, şöyle bir araya gelip;

Şakalaşsak, öğretmenlerimiz in taklidini yapsak, yastık savaşı ile eğlensek, giysilerimizi değişsek, sevdalarımızı anlatsak birbirimize ya da harçlığımızı paylaşsak. Nöbetçi öğretmene çaktırmadan etüt çalışmasında parazitli bir radyonun başında birbirimizin sırtında maç dinleyebilsek.


Ya Sivas!

Yiğidin harman olduğu yer!

Etli ekmeği, sebzeli Sivas kebabı ,köftesi, ketesi özlenmez mi hiç ?

Abdurrahman Halayı çekiyoruz. Tey tey diyoruz! Sonra, "Keçi vurdum bayıra" ile bitiriyoruz. Sivas Halayı'nı unuttum mu sanıyorsunuz, asla! O oyunlarımızın kaymağı...


Bilgi, spor, resim, şiir okuma yarışmaları... Birinciliklerin büyük bölümü bizde. Halk oyunlarını en güzel kareografilerle biz oynardık kızlı erkekli...


Şimdi daha iyi algılıyorum bizlerin her konuda dört dörtlük yetiştiren öğretmenlerimiz i,düşünen ,eleştiren,üret ken öğretmen olarak yetişmemizi sağlayan usta yöntemlerini.

Siyasi çekişmeden uzak ama herkesin düşüncelerini özgürce ifade edebildiği, eleştirebildiği bir aile bütünlüğü içeri sinde karşılıklı saygı ve sevginin var olduğu mutluluk ve acıların paylaşıldığı o kutsal bütünlük, aile ortamı özlenmez mi?


19 Mayıs Atatürkü Anma ve Gençlik Spor Bayramı'nda en son gösterilerin bizim okulumuz tarafından yapılmasının nedenini öğrendiğimizde nasıl da böbürlenmiştik. Zira en güzel hareketler, elit grubumuz, yarışma ve oyunlarımız beğeniyle izlendiğinden; okulumuzun gösterilerini izleyenler stadı boşaltırlarmış.

Finali biz yapardık ki; diğer okulların gösterileri izlensin diye.

Stadyumu son arkadaşımız terkedene dek bitmeyen alkışları hala duyar gibiyim.


Sivas İlköğretmen Okulu bir kültür, dayanışma eğitim ve öğretimin en üst düzeyde verildiği, aile ortamının var olduğu hizmetlisinden idarecisine dek herkesin kenetlendiği bir kurumdur. Referanstır, kazanımdır.



Düşünmeyi,eleşt irmeyi,hoşgörüy ü, paylaşmayı, karşılıklı sevgi ve saygıyı burada öğrenmedik mi, birer Mustafa Kemal olarak ve O'nun ülküsüyle dağılmadık mı yurdun dört bir yanına…

Yazdığınız gibi,16 Martlar,öğrenci başkanlık seçimleri,korol arımız,görsel ve sanatsal etkinliklerimiz ve bunların bayram havasına dönüşmesi...

Ölenleri sıraladın yüreğim sızladı,anıları tazeledin efkar bastı.

Anlıyorum seni,

Her yıl ziyaret edelim Sivas'ımızı, Kabakyazı’mızı, taş mektebimizi…

Yaşayalım okul yıllarımızı, aynı muziplikleri yapalım, kucaklaşalım istiyorsun.


Kim istemiyor ki!

Ben, sizleri ,okulumu, oraya ait herkesi ve her şeyi özledim. Sivas'ımı özledim...

Özlemle öpüyorum. Tüm okulumuz çıkışlılara selam ,saygı, rahmet...

Sivas İlköğretmen Okulu’nda okumak bizim referansımız.

Anılar ancak Sivas'ta,okulumuzda yaşanır; kenetleşme orada olur.

Sivas günlerinde ve Sivas'ta buluşmak dileğiyle. 12.02.2011

Nihat ÜNSAL
Alıntı
 
 
-1 #5 ismet DURAN 25-01-2011 20:18
siz yazın lütfen.ben kolayına kaçıyorum.okuyup yaşıyorum.teşekkürler.
Alıntı
 
 
-1 #4 Ali İhsan Asıhan 25-01-2011 01:27
Sevgili Seyfettin Duman,
eline, diline yüreğine sağlık...
Ne de güzel yazmışsın, sıcacık bir ekmek somunu gibi. Hastaya su, kar gibi...
Bu güzel yazını okuyanları, okuyacak olanları 30 yıl, kırk yıl, elli yıl, altmış-yetmiş yıl gerilere götürdün.
Algılamalarımız ın en yüksek olduğu günlere,
GENÇLİKLERİNE-GENÇLİKLERİMİZE GÖTÜRDÜN...
...
Dilin ŞAD olsun, sağlık içinde çok yaşayasın...
Sevgiyle özlemle öpüyorum...
...
Sevgili Necati Altun,
Senin de eline, diline, kalemine, yüreğine sağlık. Sağlık içinde çok yaşa bin yaşa... Bu güzellikler, Sivas İlköğretmen Okulunda okumanın farkı olsa gerek. Fark sözcüğü beş harfli.
Ama, etkisi engin ve derin...
...
Bu olanakları sağlayarak, bizi gençliklerimize götüren, tabir caiz ise bizi tekrar gençleştiren, bu siteyi kuran, Saygıdeğer Nebahat Öğretmenime, bu sitede emeği olan, Sivas Öğretmen Okulu Öğrencilerini biraraya gitirmek için çaba sarfeden, fikir üreten herkese, şüranlarımı iletiyor, bir kere daha çok teşekkür ediyorum. Sağ olasınız, var olasınız. Sağ olsunlar var olsunlar...
...
Sivas Öğretmen Okulunda okuyup da, KABAKYAZISI havasını teneffüs edenlere, selam olsun... ...
Büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden sevgiyle öpüyorum...
...
Almanya, 25.01.2011, Ali İhsan Asıhan

emmoğlu46
Alıntı
 
 
-1 #3 necati 24-01-2011 22:50
Sevgili Seyfettin Bey Kardeşim, o güzel yazınızda öyle br güzel ayna tutmuşsunuz ki bir değil iki defa okudum.İkincisinde not da aldım.Çıkan sonuç şu idi:
Sivas Öğretmen Okulunu hiçbirimizin unutmadığını gördüm. Unutulmayan sadece onun abidevi sanatsal yapısının yanında , ona o değeri ve unutulmazlığı kazandıran her biri birer bilge ve bizim şahsiyet hamurumuzu yoğurmuş, gurbette anamız ,babamız bildiğimiz ,çok sevgi ve saygı duyduğumuz bilge ,geleceğimizi hazırlayan, Türkiye'nin geleceğine imza atan ,Hayatta en hakiki mürşit ilimdir düsturuyla hareket eden ..... ellerinden binlerce kez öpülmeyi hak eden ÖĞRETMENLERİMİZ İ özlediğimizi fark ettim.

16 Mart geldiğinde Türk Milli Eğitimine ,vurulan darbenin ne büyük olduğunu , artık her biri birer marka olmuş Türkiye çapında isim yapmış Öğretmen okullarının kapatılmış olmasının üzüntüsünü ve okulumu geri istediğimi tespit ettim.
Okulumuza gelen öğrencilerin her biri seçilerek geldiği için ,ne kadar yetenekli , çalışkan , becerikli azimli , sporu seven , güzel sanatlardan hoşlanan ,kim saz çalan , kimi resim yapan, kimi folklör oynayan, kimi de elinde raketini profesyonelce kullanan ve öğlen aralarında bazen seyrine doyamadığımız ve özendiğimiz masa tenisinin usta oyuncuları Lütfi GÖKKUŞ, İbrahim YEŞİLYURT ların o güzel dostça rekabetlerine alkış tuttuğumuz günleri , alel acele yemeği yedikten sonra voleybol sahasında oynanan ,tadına doyum olmayan voleybol maçlarını özlediğimizi tesbit ettim.
Eeee tabii ,ne kadar çay demledimse de Hasan abiden içtiğimiz o 25 kuruşluk çayla , tazecik simidin yerini hiçir çayın ve simidin tutmadığını gördüm .
Bu yıl Ağustos ayında okulumu ziyaret ettim .Akşam olmak üzere idİ . Yan yana dizili duran 40 yıl nce kullandığımız sandalyelerin bile , o canlı günleri , o içten , sıcak ,günleri özlemle aradığını görür
gibi oldum. Aradan dile kolay kırk yılı aşkın zaman diliminin gelip geçtiğini , ancak boşa geçmediğini . her bir öğretmen okulu mezununun ,öğretmenlik görevini üstün çabayla yerine getirmeye gayret ettiğine gönülden inandığımı tesbit ettim.
Tabii ki gençlik yıllarımıza özlem duyduğumuz da doğru bir tesbit.
Sivas Öğretmen Okulundan mezun olan herkese ayrı bir sevgi ve saygı duymakta olduğumu , okulun manevi havasının. aynı zaman dilimlerinde birarada olmasalar bile oraya ayak basmış herkesi birbirine tanış kıldığını , hiçbir okulun da bunu bu ölçüde sağlayamayacağı nı tesbit ettim.
Teknolojik imkanların hızla ilerlediği bir dönemde , bu imkanları bu güzel okulun öğrenci , öğretmen mensuplarını, çalışanlarıyla yeniden biraraya getirme gayretinde olan , bizlere bu imkanı sunmak için büyük fedakarlık yapan yine bu okulun öğrencisi , değerli öğretmen Nebahat Hanım Kardeşimize de teşekkürler ederek , Seyfettin Bey kardeşimizin doğru tesbitlerini pekiştirmek istedim.
Ne kadar üzülsek de yaprak döküm zamanı geliyor. Buradan Rahmetli olan kardeşlerimizi öğrendikçe içimize hüzün çöküyor ,lakin hayat çarkı dönüyor , Ölenlere rahmet kalanlara sağlık ve esenlik dilerken , yaşarken bu sitede toplanıp biraraya gelelim diyorum.
Hayat paylaştıkça güzelleşir. Herkese sevgi ve saygılar sunuyor ,esenllikler diliyorum. Hoşca kalın
25/01/2010 Necati ALTUN Kemalpaşa/ İZMİR
Alıntı
 
 
0 #2 mine elçin ayık 24-01-2011 22:20
haklısın arkadaşım galiba o günleri özlemle anarken gençliğimizi özlüyoruz
Alıntı
 
 
0 #1 hulusi bekki 24-01-2011 13:15
Sevgili Seyfettin,
Eline,kalemine sağlık. Sağolasın...Güzel yazmışsın.Öperim.
Alıntı
 

Yorum ekle


Güvenlik kodu
Yenile